top of page
Müslüman Düğün

18. Sayfa

Sağlıklı Aile çatısı oluşturmak

 Unsere Schwesterseiten / Kardeş Şitelerimiz     :         https://www.tekvandoakademisi.com/        https://www.risaleinurakademisi.com/ 

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Nişanlılık öncesi ve sonrasi

Sağlıklı Aile Çatısı oluşturmak
 

Kişiler kendilerini

daima geliştirmeli...

Bir yerden diploma veya

sertifika alınmış olsa bile,

ilim beşikden

mezara kadardır.

''Ben oldum'' diyen biri 

aslında şöyle demiş olur : 

Şeytan benim

dümenimde demektir.

İnsan kendini daima

güzel ahlaka doğru

geliştirmeli

ve güzel ahlakı

tamamlamak için 

gelen peygamberlerle

daima meşgul olup

o güzel ahlaka

edebe yani

Sünnet-i Seniyeye

yapışmalı. 

Evlenince davranışları değişir

veya ben değiştiririm mantığı ile 
evlenmek veya evlendirmek 
çok yanlış bir başlangıç olur.

Çünkü kişi istemediği müddetçe
kimse kimseyi değiştiremez.

Allah isterse hariç.

Değişecekse

çok ciddi ve çok ilmi bir

müfredat çerçevesinde

düzenli ve planlı

bir program

dahilinde olmalıdır.


Değişirse de çok

seneler sürecektir.

Onun için çoook

sabırlı olunmalıdır... 

Evlenmeden önce

bir kişiyle değil

evlendiğim kişinin

ailesi ile de

evlenildiğini

önceden iyi bilmeli.

Ve zamanla ailesinden

zorla soğutmaya uğraşmak

çok sıkıntılar getirecektir.

Narsizim gibi şeyler ileride oluşmasın diye karşımdakinden ne gibi beklentilerim var maddi, manevi fizyolojik, psikolojik beklentilerim nelerdir... 

Bunları kişi nişanlanmadan önce kendisi için belirlemeli ve sonra evlilik niyetiyle ilk görüşmede dile getirmelidir...

Yeni kurulacak bir yuvada bir şeyler  yürümediğinde önce kişi kendisi maddi ve manevi özel terapiye başvurmalı mesafe katettikten sonra çiftler terapisi olmalı. 

Maddi terapi; doktorlar, Psikologlar, Aile Eğitimi Danışmanları ile evvela ferdi yapılmalı. Manevi terapi; Erkan-ı İmaniye’ye çok hakim ve Akaidi İslamiye’de mütehassis hocalar ve çok dindar rehber pedagoglarla olmalıdır.

Nisanlanmadan önce :
Nerede yaşayacağız, nasıl yaşayacağız. Ailenin finans durumunu beraber nasıl karşılamayı düşünüyoruz ?

Kimin ne kadar çalışacağı, nerede çalışacağı önceden konuşulmalı.

Aile kurarken önceki ilişkilerin bir faydası olmayacağından anlatılmaması anlatılmasından daha doğru olur.

Çocuğun ne zaman ve kadar olacağı önceden belirlemek faydalı olabilir.

Her bireyin özel alanı ve sınırları, kırmızı çizgileri önceden belirlenmeli. 

Aşırı nefsani arzulardan ve masrafli isteklerden kaçınmalı.

Mesela varsa erkeklerin hafta da bir halısaha spor tutkusu önceden konuşulmalı veya altı ayda bir çarşıda eski kız arkadaşlarla gezme alışveriş tutkusu önceden konuşulmalı.

Mit nedir ?

Mit = Doğru olmayan fakat doğruymuş gibi zannedilen nişanlılık dönemindeki hallerdir.

Mitlerden bazı örnekler :

Bir kişi :
Evlenince değişir ...
Kayınvalidene hemen anne deme ... gibi ifadeler, kişinin kendinin sorunlu olduğunu gösterir ve önceki korkulardan tecrübelerden gelir.

Gelininle veya eşinin ebeveylerinle daima ciddi ol ... fazla samimi olma ... gibi ifadeler söyleyenin içindeki güvensizlikten gelir. Bunlar kendi anne ve babaniz olsalar bile fazla dinlenilmemeli.

Kimseye fazla güvenme ... 
bunu diyen kendi güveni olmadığı için etrafa güvensizlik saçar. Toplumu bozar.

“Yularını sağlam tut kaçmasın" ifadeleri güvensizlik üretir ve yular hayvanlarda olur.

Karşındakini rakip gibi düşman gibi "aman dikkat et" sanki
haydi savaşa ... Mücadele haline girmemek lazımdır.

Ekstra bir çaba ve kaygıyla tanışmaya, yaşamaya başlamamak lazım. Doğal ve fıtri olmak yeterlidir. 
Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol.

Çiftler herşeyi beraber yapmak zorunda değillerdir. Her vakit beraber geçirilecek diye kati bir kural yoktur.

İlişkide acele etmeden, yavaş yavaş zamanla hazmederek olur. Olgunlaşarak, dürüst bir şekilde her şeyi yapmaya çalışılmalı.

Nisanlilik döneminde
Aileler : Eyvah kiz gitti Eyvah oğlan gitti aileler dememeli. Bir evlat daha kazandik ve mesuliyet artti ve imkanlar artti diye görmeli.

Nişanlılık döneminde
ne evli ne de bekar gibi olunduğundan, bunları bilerek davranmalı bazen evli bazen bekar gibi durumlar olabileceğinden bunalım olabilir. Daima sabırlı ve ölçülü olunmalı. Sınırları, helal - haramı bilerek davranmalı.

Sözlülük döneminde kadınlar, erkekler kadar herşey de mantık aramazlar. Kadınlar daha çok hislerle, duygusal davranırlar. Mantıktan ziyade hislere önem verirler. Bunu erkek bilmeli ve bazenda mantık aramamalıdır.

Nişanlılık döneminde
Erkekler, kadınlar kadar bazı şeylerin rengine, şekline önem vermezler. Bunu kadın bilmeli ve farklı his ve duygusal beklentilere girmemeli.

Tolere etmeden
İdare etmeden  
hasıraltı etmeden 
İsteklerini kırmadan dökmeden ifade etme tarzını bulmalı.

İletişim daima uyumlu olmalı. Sorun her aile de olabileceğinden uyumsuzluk olduğunda aile dışı birini veya birilerini önceden ortak belirlemeli ve vereceği kararlara da saygılı olmalı. Bu kişi maddi - manevi donanımlı ve çoluk - çocuk sahibi, en güzeli gelin - damat sahibi veya çok tecrübeli olmalıdır ....

Eyvah kızımız gitti 
bir sürü iş yaptıracaklar 
sıkıntı çekecek yerine kızda bizim erkek de bizim, bizim işimize
kimse karışamaz veya bu çocuğun seçtiği kişi
ailemize uyacak mı gibi 
kaygılar yanlışlıklar olmamalı.

Benim beğendiğimi beğenmiyorsa ...
beni sevmiyor ...
beraber yaşayamayız
demek değildir.

Tartışmak ... kötü bir değil. Hele Dünyanın sonu hiç değil. Bir şeylerin yerine oturmaya 
başladığının göstergesidir.
Karşı tarafı tekrar tanımak için yeni bir fırsat demelidir.

Nişanlandığımda 
gelin gibi mi? 
anne gibi mi? 
yoksa eş gibi mi davranılmalı ? 

Bu gibi düşüncelere gerek yok. Anne olunduğu dönemde anne gibi, ev hanımı döneminde ev hanımı gibi gelinse de gelin kalmalı.

Velilerin tavırlarının gelin veya damat adayı hiç umurunda değilmiş gibi veya tamamen sahiplenmek gibi olmak veliler için çok tehlikeli olabilir.

Nişanlılık dönemi, ergenlik dönemi gibi bir şeylerin yerine oturma dönemidir. Bu dönem de çok hassas davranılmalıdır. 

Gerekli zamanı, müstakbel eşler birbirlerine tanımalı çünkü iki tarafın konumunu bulma dönemidir.

Nişanlılık döneminde
Fazla hesap sorma olmamalı.
Neredesin ne zaman çıkıyorsun 
kiminle buluşuyorsun gibi 
krizlere girmemeli.

Kıskançlık dönemi kriz dönemi olup emri vakiler çoğalır. 
Beni baban gibi yapmaya calışmaya kalkışma...
Beni annen gibi yapmaya calışmaya kalkışma... gibi ifadeleri kullandırmaya sebep olunmamali.

Kadınların, erkeklerin cep telefonunu, sosyal medyasını kurcalaması özgüven gelişimini tam bitirememiş 
olduğunun göstergesidir.
Karşı tarafı daima kontrol altında tutma ihtiyacı hissetme de aynısıdır ...

Arkadaşlardan dolayı 
Nişanlımın, eşimin ihmal 
edildiğini düşünme fikri çok yanlış. Çünkü senden önce de o kişi bir bireydi ve o bireyin senden öncede dostları vardı.

Ben yanlızlığımı eskiden ailem ile gideriyordum 
Şimdi yanlızlığımı sen gider gibi beklentilere girmek de çok yanlış.

Dindar kadinlar evli olsalar bile diger dindar kadinlar ile dini imani yönden daha cok beraber olup vakti gecirmeliler. Kocalarinla değil. 

Dindar erkekler evli olsalar bile diger dindar erkekler ile dini imani yönden daha cok beraber olup vakti gecirmeliler. Hanimlari ile değil. 

Bunu dindar aileler artik kavramali. Dedikodu cay partisi ehli ke?if yapmak icin degil. Beraber iman hakikatleri okumak icin ve kendilerini geliştirmek her gpn bir araya gelmeli en azindan her iki günde bir aile fertleri eş cinsleriyle en azindan her iki günde bir ilim irfan faaliyetinde bulunmalilar. Yoksa o aile ileride yikilmaya mahkumdur. 

Arkadaşların için bizi ihmal ediyorsun dese bile dünyanın sonu değil hayat degişti değişiyor herhalde her şey eskisi gibi olmayacak.

Evlendikten sonra değişti gibi ifadeler veya onu teselli etmekten bıktım onu motive etmekten yoruldum ailesine önem veriyor beni, bizi ihmal ediyor gibi düşünceler veya ben, annesi veya babası olmak istemiyorum eş olmak istiyorum. Herşeyi ailesine danışıyor gibi ifadelerde şeytanın etkisi vardir. 

“Yeni davranışlar” diye ifadeler, cidden evlenince mi böyle oldu yoksa sen mi yeni fark ettin ? Veya öyle olmasina sen ne kadar katkida bulundun ? gibi sucu daima kendinde aramali. Şeytan daima karşındakinde aratır sucu. Kişiler daima sucu  kendinde aramalı ve kendini düzeltmeli. Düzelttiginde uzun zaman sonra bakacaktir ki eşimde değişmiş. 

Ben kendimi değiştirdikten sonra zamanla karsindakinde değişim daima yavaş yavaş olur. Sabırli olmali.

Biraz daha müsamahalı olmaya gayret et karşındakini, kişiliğini degiştirmeye kalkışma, kendisi gerçekten istemezse degişmeyecektir ve sen kendin yorulursun.

Sen hastasın sen git degiş veya tedavi ol gibi ifadelerle kimse değişmez. Herkes kendini değiştirmeyle başlamalı.

İki kişi tüm çocukluğundaki eksiklikleriyle bir araya geliyor. Herşeyi ile mükemmel biri değil karşındaki. Sende öyle. Birlikte halletmemiz gereken şeyler var demeli.

Çocukluk dönemindeki eksiklikleri, yükledikleri sorunlarını yeni aileye getirileceği kaçınılmazdır.

Nişanlılık döneminde elin kızı, elin oğlu gibi ifadeler, yaklaşımlar çok yanlışdır.

Yeni ilişkilerde önceki hayattan ailevi, özel veya sülale ile ilgili şeylerin herşeyini tafsilatlı baştan anlatmamalı yoksa ileri de kıyaslamalar, damatları veya gelinleri yarıştırmalar başlar.

Evlenildiğinde anne - baba ile daima olmak, onları her işe karıştırmak, tek başıma senin karşında zayıf hissettigimden, kendimi eksik hissettiğimden anne - babamı içine katma arzusu oluşturuyorum demektir.

Çocuğumuzun evine girerken sadece çocuğunuzun evine değil, çocuğunuzun ve eşininde evine gidildiği bilincinde olmalı. Anne - babalar evlatlarının evine giderken haber verme değil müsade istemeyi öğrenmeli. Orada da ayrı bir sınır var olduğunu bilmeli.

Düğünün şekli ille de böyle olacak diye tutturmamalı. Toz pembe hayallerimi gerçekleştirmek için mi evleniyorum sorusu düşünülmeli…

Annesinin aşırı koruması altında büyüyen bir erkek annesi gibi bir davranış şekli gördüğünde etkilenebiliyor. Çünkü beyin aşina olduğu şeylerle daha çabuk bağ kurar.

Babasının aşırı koruması altında büyüyen bir kadın babası gibi bir davranış şekli gördüğünde etkilenebiliyor. Çünkü beyin aşina olduğu şeylerle daha çabuk bağ kurar.

Sadece duygusal beyin yok mantıksal yönüde var.
İnsanın üst beyni olduğu gibi alt beynide var. 

Nişanlılık döneminde tüm mevsimleri yaşamalı en az bir - iki sene geçirmeli.

Aşk - Mantık düzeni nasıl olmalı sorusuna 
İkiside olmalı. Fakat Aşk zamanla söner yerine başka duygular gelir bu doğaldır. Mesela Aşk zamanla sevgiye dönüşür. Onun icin aşıkken evlenmeyin derler.

Yeni tanışıldığında
Fazla hissi davranıldığında 
Zihnimdeki kıyafeti karşımdakine giydirdiğimden zamanında aslını görememiş olabilirim.

Kafaya bir şeyi durmadan takan kişiye “takma kafaya” demek ölümle eş değer olmasa da yaralamak gibi dir. Kafaya takılan şeyin yüzünü veya şeklini degiştirmeli. 

Korku bazlı yaklaşımlar da çevre baz alınır. Çünkü kendimizin farkında değiliz. Geçmişin, yarım kalmışlarını oradan - buradan çevremden takviyeye çalışmak ne kadar doğru diye düşünmeyi ihmal etmemeli.

İnsanın gözüne soka soka medyada ki cağrışımlara etkilenip, kişileri, kendilerini birileriyle yarıştırma hastalığı olabiliyor ama olmamalı.

Değer verme maddiyatla ilgili değildir. Bileziğin ayarı, şekli, değeri ifade etmez. 

Aileler işin içine girmeden 
Ve sonradan yorum dahi yapmadan 
gelin damat beraber karar vermeli 
ne kadar bilezik ...

Eşler ailelerinden ayrışamazsa 
sorunlar olabiliyor. Fakat ses yükseltmek 
hakaret değildir.

Mobilyaları biz alsak bile o mobilyalar benim oğlumun değil aynı zamanda geliniminde ...

Eşi ile geçinemeyenler çocuklarına tutkun,bağımlı oluyorlar.

Sorun olduğunda 
İlk yardım çantasını hazırlamalı
Sorunlarımız olursa nasıl çözümlemeliyiz diye önceden belirlemeli. Çok önemli…

İki tarafın olduğunu bilmeli sonuç bizim istediğimiz gibi olmazsa bile bu sevmediğinin işareti de değildir.

Hasan Karasan


Not : Google ' e 
Vav tv / aile çatısı yazarsaniz buna benzer ek bilgilerde alabilirsiniz

 

 

 

 

 

 

 

Sağlıklı Aile Çatısı Oluşturmak

Kişiler kendilerini daima geliştirmeli 
Güzel ahlaka doğru geliştirmeli

Evlenince davranışları değişir 
veya ben değiştiririm mantığı ile 
evlenmek veya evlendirmek 
çok yanlış bir başlangıç olur. 
Çünkü kişi istemediği müddetçe
kimse kimseyi değiştiremez. 
Allah isterse hariç.

Değişecekse çok ciddi ve çok ilmi 
bir müfredat çerçevesinde düzenli ve
planlı bir program dahilinde olmalıdır.
Değişirse de çok seneler sürecektir.
Onun için çok sabırlı olunmalıdır ... 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Evlenmeden önce bir kişiyle değil 
evlendiğim kişinin ailesi ile de evlenildiğini önceden iyi bilmeli. 
Ve zamanla ailesinden zorla soğutmaya uğraşmak

çok sıkıntılar getirecektir.

Narsizim gibi şeyler ileride oluşmasın diye

karşımdakinden ne gibi beklentilerim var

maddi,manevi fizyolojik,psikolojik beklentilerim nelerdir... 

 

 

 

 


bunları kişi önce kendisi için belirlemeli

ve sonra evlilik niyetiyle ilk görüşmede dile getirmelidir...

Bir şeyler yürümediğinde önce

kişi kendisi maddi ve manevi özel terapiye başvurmalı

mesafe katettikten sonra çift terapisi olmalı.

Maddi terapi; doktorlar, Psikologlar, Aile Eğitimi Danışmanları ile

evvela ferdi yapılmalı. Manevi terapi; Erkan-ı İmaniye’ye çok hakim

ve Akaidi İslamiye’de mütehassis hocalar

ve çok dindar rehber pedagoglarla olmalı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Nerede yaşayacağız, nasıl yaşayacağız.

Ailenin finans durumunu beraber nasıl karşılamayı düşünüyoruz?
Kimin ne kadar çalışacağı, nerede çalışacağı önceden konuşulmalı.

Aile kurarken önceki ilişkilerin bir faydası olmayacağından

anlatılmaması anlatılmasından daha doğru olur.

Çocuğun ne zaman ve kadar olacağını

önceden belirlemek faydalı olabilir.

Her bireyin özel alanı ve sınırları,

kırmızı çizgileri önceden belirlenmeli.

Mesela varsa erkeklerin hafta da bir

halısaha futbol tutkusu önceden konuşulmalı

veya ayda bir çarşıda eski kız arkadaşlarla gezme

alışveriş tutkusu önceden konuşulmalı.

Mit = Doğru olmayan fakat doğruymuş gibi

zannedilen nişanlılık dönemindeki hallerdir.

Mitlerden bazı örnekler :
Evlenince değişir
Kayınvalidene hemen anne deme ... 
önceki korkulardan tecrübelerden gelir.
Gelininle veya eşinin ebeveylerinle

daima ciddi ol fazla samimi olma ... 
bu içteki güvensizlikten gelir.
Kimseye fazla güvenme ... 
bunu diyen kendi güveni olmadığı içindir.

Karşındakini rakip gibi düşman gibi

"aman dikkat et" sanki
haydi savaşa ...

Mücadele haline girmemek lazımdır.

 

 

 

Ekstra bir çaba ve kaygıyla 
Tanışmaya, yaşamaya başlamamak lazım.

Doğal ve fıtri olmak yeterlidir. 
Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol.

Çiftler herşeyi beraber yapmak zorunda değillerdir.

Her vakit beraber geçirilecek diye kati bir kural yoktur.

“Yularını sağlam tut kaçmasın" ifadeleri güvensizlik üretir

ve yular hayvanlarda olur.

İlişkide acele etmeden,

yavaş yavaş zamanla hazmederek olgunlaşarak,

dürüst bir şekilde her şeyi yapmaya calışmalı.

Nişanlılık döneminde
Aileler eyvah kız gitti

oğlan gitti dememeli.

Bir evlat daha kazandık ve mesuliyet arttı

imkanlar arttı diye görmeli.

 

 

 

Nişanlılık döneminde
ne evli ne de bekar gibi olunduğundan

bunları bilerek davranmalı

bazen evli bazen bekar gibi

durumlar olabileceğinden bunalım olabilir.

Daima sabırlı ve ölçülü olmalı.

Sınırları, helal - haram bilerek davranmalı.

Sözlülük döneminde kadınlar,

erkekler kadar herşey de mantık aramazlar.

Kadınlar daha çok hislerle, duygusal davranırlar.

Mantıktan ziyade hislere önem verirler.

Bunu erkek bilmeli ve bazenda mantık aramamalıdır.

Nişanlılık döneminde
Erkekler, kadınlar kadar bazı şeylerin

rengine,şekline önem vermezler.

Bunu kadın bilmeli ve farklı his

ve duygusal beklentilere girmemeli.

Tolere etmeden
İdare etmeden  
hasıraltı etmeden 
İsteklerini kırmadan dökmeden 
ifade etme tarzını bulmalı.

İletişim daima uyumlu olmalı.

Sorun her aile de olabileceğinden

uyumsuzluk olduğunda aile dışı birini

veya birilerini önceden ortak belirlemeli

ve vereceği kararlara da saygılı olmalı.

Bu kişi maddi - manevi donanımlı

ve çoluk - çocuk sahibi, en güzeli gelin

- damat sahibi veya çok tecrübeli olmalı....

Eyvah kızımız gitti 
bir sürü iş yaptıracaklar 
sıkıntı çekecek
Veya kızda bizim 
Erkek de bizim, bizim işimize
kimse karışamaz veya bu çocuğun seçtiği kişi
ailemize uyacak mı gibi 
kaygılar yanlışlıklar olmamalı.

Benim beğendiğimi beğenmiyorsa 
beni sevmiyor beraber yaşayamayız demek değildir.

Tartışmak demek kötü değil
Dünyanın sonu hiç değil.
Birşeylerin yerine oturmaya 
başladığının göstergesidir.
Karşı tarafı tekrar tanımak 
için yeni bir fırsat demelidir.

Nişanlandığımda gelin gibi mi?
anne gibi mi? yoksa eş gibi mi davranmalı?

gibi düşüncelere gerek yok.

Anne olunduğu dönemde anne gibi,

ev hanımı döneminde ev hanımı gibi

gelinse de gelin kalmalı.

 

 


Velilerin tavırlarının gelin veya damat adayı

hiç umurunda değilmiş gibi

veya tamamen sahiplenmek gibi olmak

veliler için çok tehlikeli olabilir.

Nişanlılık dönemi, ergenlik dönemi gibi

bir şeylerin yerine oturma dönemidir.

Bu dönem de çok hassas davranılmalıdır.

Gerekli zamanı müstakbel eşler birbirlerine tanımalı

çünkü iki tarafın konumunu bulma dönemidir.

Nişanlılık döneminde
Fazla hesap sorma olmamalı.
Neredesin ne zaman çıkıyorsun 
kiminle buluşuyorsun gibi 
krizlere girmemeli.

Kıskançlık dönemi kriz dönemi olup

emri vakiler çoğalır. 
Beni baban gibi yapmaya calışmaya kalkışmak
Beni annen gibi yapmaya calışmaya kalkışmak

Kadınların, erkeklerin cep telefonunu,

sosyal medyasını kurcalaması

özgüven gelişimini tam bitirememiş 
olduğunun göstergesidir.
Karşı tarafı daima kontrol altında tutma ihtiyacı aynısı...

 

 

 

Arkadaşlardan dolayı nişanlımın, eşimin

ihmal edildiğini düşünme fikri çok yanlış.

Çünkü senden önce de o kişi bir bireydi

ve o bireyin senden öncede dostları vardı.

Ben yanlızlığımı eskiden ailem ile gideriyordum 
Şimdi yanlızlığımı sen gider

gibi beklentilere girmek çok yanlış.

Arkadaşların için bizi ihmal ediyorsun dese bile

dünyanın sonu değil hayat degişti degişiyor

herhalde her şey eskisi gibi olmayacak.

Evlendikten sonra değişti gibi ifadeler

veya onu teselli etmekten bıktım

onu motive etmekten yoruldum ailesine önem veriyor

beni, bizi ihmal ediyor gibi düşünceler

veya ben, annesi veya babası olmak istemiyorum eş olmak istiyorum.

Herşeyi ailesine danışıyor gibi

ifadeler şeytanın etkisi olabilir. 

“Yeni davranışlar” diye ifadeler,

cidden evlenince mi böyle oldu yoksa sen mi yeni fark ettin?

Biraz daha müsamahalı

olmaya gayret et karşındakini,

kişiliğini değiştirmeye kalkışma,

kendi gerçekten istemezse değişmez kendin yorulursun.

Sen hastasın sen git degiş

gibi ifadelerle kimse değişmez.

Herkes kendini değiştirmeyle başlamalı.

İki kişi tüm çocukluğundaki eksiklikleriyle bir araya geliyor.

Herşeyi ile mükemmel biri değil karşındaki.

birlikte halletmemiz gereken şeyler var demeli.

Çocukluk dönemindeki eksiklikleri,

yükledikleri sorunlarını yeni aileye getirileceği kaçınılmazdır.

Nişanlılık döneminde elin kızı,

elin oğlu gibi ifadeler,

yaklaşımlar çok yanlış. 

Yeni ilişkilerde önceki hayattan ailevi,

özel veya sülale ile ilgili şeylerin herşeyini

tafsilatlı baştan anlatmamalı

yoksa ileri de kıyaslamalar, damatları

veya gelinleri yarıştırmalar başlar.

Evlenildiğinde anne - baba ile daima olmak,

onları her işe karıştırmak,

tek başıma senin karşında zayıf hissettigimden,

kendimi eksik hissettiğimden

anne - babamı içine katma arzusu oluşturuyorum demektir.

Çocuğumuzun evine girerken sadece çocuğunuzun evine değil,

 

 

 

çocuğunuzun ve eşininde evine gidildiği bilincinde olmalı.

Anne - babalar evlatlarının evine giderken

haber verme değil müsade istemeyi öğrenmeli.

Orada da ayrı bir sınır var olduğunu bilmeli.

Düğünün şekli ille de böyle olacak diye tutturmamalı.

Toz pembe hayallerimi

gerçekleştirmek için mi evleniyorum

sorusu düşünülmeli…

Annesinin aşırı koruması altında büyüyen bir erkek

annesi gibi bir davranış şekli gördüğünde etkilenebiliyor.

Çünkü beyin aşina olduğu şeylerle daha çabuk bağ kurar.

Babasının aşırı koruması altında büyüyen bir kadın

babası gibi bir davranış şekli gördüğünde etkilenebiliyor.

Çünkü beyin aşina olduğu şeylerle daha çabuk bağ kurar.

Sadece duygusal beyin yok mantıksal yönüde var.
İnsanın üst beyni olduğu gibi alt beynide var. 

Nişanlılık döneminde tüm mevsimleri yaşamalı

en az bir - iki sene geçirmeli.

Aşk - Mantık düzeni nasıl olmalı sorusuna 
İkiside olmalı.

Fakat Aşk zamanla söner yerine başka duygular gelir

bu doğaldır. Mesela Aşk zamanla sevgiye dönüşür.

Onun icin aşıkken evlenmeyin derler.

Yeni tanışıldığında
Fazla hissi davranıldığında 
Zihnimdeki kıyafeti karşımdakine giydirdiğimden

zamanında aslını görememiş olabilirim.

Kafaya bir şeyi durmadan takan kişiye

“takma kafaya” demek ölümle eş değer olmasa da

yaralamak gibi dir.

Kafaya takılan şeyin yüzünü veya şeklini degiştirmeli. 

Korku bazlı yaklaşımlar da çevre baz alınır.

Çünkü kendimizin farkında değiliz.

Geçmişin, yarım kalmışlarını

oradan - buradan çevremden takviyeye çalışmak

ne kadar doğru diye düşünmeyi ihmal etmemeli.

İnsanın gözüne soka soka

medyada ki çağrışımlara etkilenip,

kişileri, kendilerini birileriyle yarıştırma hastalığı olabiliyor

ama olmamalı.

Değer verme maddiyatla ilgili değildir.

Bileziğin ayarı, şekli, değeri ifade etmez. 

Aileler işin içine girmeden 
Ve sonradan yorum dahi yapmadan 
gelin damat beraber karar vermeli 
ne kadar bilezik ...

Eşler ailelerinden ayrışamazsa 
sorunlar olabiliyor.

Fakat ses yükseltmek hakaret değildir.

Mobilyaları biz alsak bile

o mobilyalar benim oğlumun değil

aynı zamanda geliniminde ...

Eşi ile geçinemeyenler

çocuklarına tutkun,bağımlı oluyorlar.

 

 

 

Sorun olduğunda 
İlk yardım çantasını hazırlamalı
Sorunlarımız olursa nasıl çözümlemeliyiz

diye önceden belirlemeli. Çok önemli…

İki tarafın olduğunu bilmeli

sonuç bizim istediğimiz gibi olmazsa bile

bu sevmediğinin işareti de değildir.

​​

bottom of page